31 Temmuz 2017 Pazartesi

Rituals Cosmetics

Bu yazıda size, tesadüfen karşılaşıp denediğim, daha sonrasında hayran kalarak ürünlerini satın aldığım ve hâlen de memnuniyetle kullandığım bir markayı tanıtmaya çalışacağım: Rituals Cosmetics.

Nedir bu Rituals?

Rituals markası, milenyum diye gözümüz yollarda beklediğimiz 2000 yılında Hollanda'da kurulmuş. Kendisini dünyada vücut ve ev kozmetiğini birleştiren ilk marka olarak tanıtıyor. Sloganları:

Your body, your soul, your rituals...
Senin bedenin, senin ruhun, senin ritüellerin...

Markanın ürün yelpazesi içinde kremler, vücut yağları, vücut spreyleri, duş jelleri, şampuanlar, banyo tuzları, makyaj malzemeleri, tıraş jel ve losyonları, parfümler, çaylar, kokulu mumlar, koku çubukları, tütsüler hatta havlu ve bornozlar bulunuyor.

Sitelerinde söylediklerine göre amaçları günlük bakım ritüellerimizi sıradışı hoş anlara çevirmekmiş. Doğrusu başarıyorlar da, ne yalan söyleyeyim! Bir yerden sonra bu temizlenmek ve bakım yapmak için bu ürünleri kullanmayı bırakıyor; sırf bu ürünleri kullanmak için bakım yapmak istiyorsunuz.

Kadın ya da erkek olarak ayıramayacağım; temiz ve bakımlı olmak, güzel kokmak herkesin hoşuna gider. Bu marka da bunu sağlıyor. Marifet iltifata tâbiyse ben de övgümü, iltifatımı yaparım. O nedenle kimseden beş kuruş istemeden, hatta bedava deneme ürünü bile almadan bu yazıyı yazıyorum. Ey Rituals, sen yine de bir bakım seti gönderirsen hayır demem! :D



Ürünler

Rituals'ın yaklaşık 550 ürünü varmış. Tasarladıkları tüm ürünlerin esin kaynağı Doğu kültürü ve Doğu insanının vücut bakım gelenekleri. Türk/Ortadoğu, Hint ve Uzakdoğu kültürleri ürünlerin odak noktası. Ürünleri 7 farklı koleksiyon dâhilinde gruplandırmışlar.

The Ritual of Sakura

Bu koleskiyonda yüzyıllardır Japon kadınlarının kullandığı kiraz çiçeği ve pirinç sütüyle hazırlanan müthiş kokulu ürünler yer alıyor.


The Ritual of Dao

Çin'de doğan Yin / Yang yani beden enerjilerinin mükemmel dengesi sağlama felsefesini simgeliyor. Ürünlerin ana malzemesi lotus çiçeği ve yatıştırıcı etkisiyle bilinen yi yi ren bitkisi.


The Ritual of Laughing Buddha

Yine antik Çin kültüründen esinlenen bir koleksiyon. Tatlı portakal ve sedir ağacı özleriyle zenginleştirilmiş, diğer tüm ürünler gibi harika kokan bir seri.


The Ritual of Ayurveda

5000 yıllık Hint kültüründen esinlenerek oluşturulmuş. Ana malzemeler hintgülü ve tatlı badem yağı. Henüz bu seriden hiçbir ürün denemedim. İlk hedefim bu olacak.


The Ritual of Hammam

İşte bizden bir seri. Kadim hamam kültüründen esinlenmiş. Benim de bu markayla tanışma ürünüm. İçeriğindeki biberiye ve okaliptüsün kokusu ha-ri-ka!


The Ritual of Samurai

Japonların ünlü savaşçı samurayları kişisel bakım ve görünüşlerine öyle dikkat ederlermiş ki, iyi bir görünüm güce eşit demekmiş. Samurayların bakım ritüellerinden esinlenilmiş bu serinin ana malzemeleri organik bambu ve Japon nanesi. Markanın yegâne tıraş ürünleri de bu seri içinde.


The Ritual of Cleopatra

Bu koleksiyondaysa markanın ürettiği makyaj ürünlerini bulacaksınız.

Bunlar dışında marka ara sıra sınırlı sayıda üretilen geçici koleksiyonlarla da müdavimlerini şaşırtabiliyor.


Nerede Bulunur?

Rituals Paris mağazası*
Marka ilk mağazasını 2000 yılında Amsterdam'da Kalverstraat'ta açmış. Bunu, Londra, Madrid, Anvers, Lizbon, Berlin, Stokholm ve New York gibi şehirler izlemiş. Şimdilerde en çok mağazası doğduğu yer olan Hollanda'da bulunuyor. Ülkenin hemen hemen her kentinde bulunabiliyor.

Bunca övgü ve olumlu yorumdan sonra fark ettim ki yazının başında söylemem gerekeni henüz söylememişim. Rituals ne yazık ki henüz Türkiye'de perakende satılmıyor. Ülkemizde Rituals ürünlerini bulabileceğiniz tek yer İstanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Duty Free Mağazası... Dikkat edin, geliş değil. Tatilden dönerken uğrayıp alırım diyorsanız, bu şimdilik olası değil. Konunun takipçisiyim. Ürünler geliş mağazasında satılmaya başlar başlamaz burada bildireceğim.

Rituals Cosmetics markası, önceleri bayilik verme yoluyla yeni şehir ve ülkelere açılmış. Ama artık tüm mağazalarını kendisi açıyor. Bu nedenle yeni bir ülkeye girerken ince eleyip sık dokuyor. Halihazırda Türkiye pazarına giriş gibi bir niyetleri yok Instagram'da yaptığım bir yorumdan anladığım kadarıyla. Eğer yurtdışına giderseniz ya gittiğiniz yerden ya da İstanbul'daki Duty Free mağazasından alabildiğiniz kadar ürün almayı unutmayın!


Şimdilik Rituals'ın perakende satış mağazası bulunan ülkeler şöyle:

Bir başka Rituals mağazası*
  • Hollanda
  • Amerika Birleşik Devletleri
  • Almanya
  • Fransa
  • Çekya
  • İsveç
  • İsviçre
  • İspanya
  • Birleşik Arap Emirlikleri
  • Katar
  • Portekiz 
  • Polonya
  • Umman
  • Litvanya
  • Norveç
  • Letonya
  • İrlanda
  • Birleşik Krallık
  • Estonya
  • Hırvatistan
  • Danimarka
  • Belçika
  • Avusturya
  • Andorra 
Evet yabancı bir marka, evet daha ziyade yurtdışında satılıyor ama siz yine de bizim ülkemizdeki Duty Free mağazasından alın ki bizim ülkemiz de bir şeyler kazansın :) 

Başka ne var?

Rituals markası, Instagram ve Facebook başta olmak üzere sosyal medyayı bir hayli etkin kullanıyor. Takip etmenizi öneririm. Bunun dışında perakende sattığı ürünlerin hepsini almayı elbette istiyorum. Ama Rituals'ın öyle bir hizmeti var ki... Akıllara ziyan! Şimdilik yalnızca Hollanda'danın birkaç şehrinde ve Belçika'da bulunan City Spa adındaki merkezlerde Rituals ürünlerini kullanarak bakım, terapi ve masaj hizmeti veriyorlar. Bunlardan birini ziyaret edemeden ölürsem herhalde gözlerim açık giderim!

Hollanda'dan bir Rituals City Spa*


26 Temmuz 2017 Çarşamba

Asmalımescit 74 - [Fikret Adil]

Edebiyatımızın kıyıda köşede kalmış, unutulmuş, hak ettiği değeri ve takdiri toplayamamış yapıtlarını, yazarlarını keşfetmek isterseniz kesinlikle Selim İleri okumalısınız.

Ben Selim İleri okurken, mutlaka bir not defteri ile kalemi yanıbaşımda tutarım. Çünkü onun yazıları keşfetmeniz için sizinle paylaşılan sayısız sözlü hazineyle doludur. İşte Fikret Adil ve Asmalımescit 74 adlı kitabı, edebiyat kurdumuz Selim İleri sayesinde varlığından haberdar olduğum, bu tür gizli saklı fakat çok değerli hazinelerden biridir. Becerebilirsem hakkında birkaç satır yazacağım.

***

1901-1973 yılları arasında yaşayan Fikret Adil, yaşadığı dönemde daha çok gazeteci ve çevirmen kimliği ile bilinmiş. Bir yandan da bohem hayatı dediğimiz kavramın içini dolduracak, hakkını verecek bir yaşam tarzı benimsemiş. Yazdığı yazılar yalnızca bu bohem yaşantıyı betimlemiyor; dönemin İstanbul'una da ayna tutuyor. Beyoğlu'nun en gözde mekânları, dönemin en parlak kişileri Fikret Adil'le kurdukları ilişkiler sayesinde hiç bilinmeyen yönleriyle edebiyat tarihimizde yerlerini alıyorlar. Dönemin bohem yaşantısının merkezinde yer alan Asmalımescit -Fikret Adil'in yazımıyla Asmalımesçit- semti ve Gardenbar, Meserret Kıraathanesi, Petrograd, Rubin Oteli gibi mekânların canlı betimlemeleri "bugün tüm bu yerler neden yok ki!" dedirtiyor.

Necip Fazıl'dan, Peyami Safa'ya, Mahmut Yesari'den ressam İbrahim Çallı'ya dönemin en önde gelen sanat insanlarıyla, Acem yahut Trabzonlu tüccarlarıyla, Macar, Rus ve Rumen göçmenleriyle bugün artık var olmayan bambaşka bir İstanbul portresi çiziyor Fikret Adil.

Amacım bütün ilginç ayrıntıları verip okuma isteğinizi kırmak ve hevesinizi kaçırmak değil elbette; ancak 1920'lerin İstanbul'unda genç bir adamın, günümüzde bile aşırı sayılabilecek bir yaşantı sürdüğünü görmek eminim her okuru az çok şaşırtacaktır. Çokeşlilik, tek kişiye bağlan(a)mama, uygunsuz flörtler, parasızlık, alkol ve madde kullanımı, eşcinsel ilişkiler bu kitapta karşılaşacaklarınızdan yalnızca birkaçı.

Unutulmuş ve bir köşeye atılmış Fikret Adil kitaplarını yeniden basarak "Fikret Adil Kitaplığı" adı altında günümüz okurlarına sunan Sel Yayıncılık'a ufak bir teşekkür etmek gerek sanırım. Kitabın başında yayınevi tarafından yazılan giriş yazısına göre Fikret Adil'in bohem hayatını konu alan 4 başka eseri daha yayınevinin yayın programındaymış. Bunlardan Intermezzo ve birleştirilerek tek kitap hâline getirilen Avâre Gençlik & Gardenbar Geceleri 2017 yılı temmuz ayı itibarıyla yayınlanmış durumda. Beyaz Yollar, Mavi Deniz kitabını da kitapseverler olarak sabırsızlıkla bekliyoruz.

***
  • Yayınevi yazarın dilini olabildiğince korumak amacıyla bazı sözcüklerin yazımını o dönemde olduğu gibi bırakmış: yapmıya, etmiye, olmıya, görmiye gibi. Benim gibi yazım yanlışı dedektifiyseniz, okurken yazının akıcılığını etkileyebilir. Ama nedense bende pek rahatsızlık yaratmadı.
  • Kitap boyunca kimi sayfalarda kroki denen karikatür çizimler var. Edebiyatımızda örneğine çok rastlanmayan hoş bir gelenek bu. Kitaba çok hoş bir ayrıntı katmış.
  • Kitapta adı geçen kişiler ve mekânlar tümüyle gerçek. Falanca kitabın yazarı diye sahne arkasından tanıdığımız insanları kanlı canlı, tüm insanî özellikleriyle kitap sayfalarında görmek okurken çok değişik hisler uyandırıyor.
  • Bir dönem İstanbul'da yaşayan insanları, meslek gruplarını ve etnik kimlikleri görünce insan hâliyle şaşırıyor. Kaloşvarlı Rumen anne-kız, Suriye'ye giden tiyatrocular, Macar ev sahibeleri, Rus sığınmacılar belki de daha önce hiç duymadığımız ayrıntılar.
  • Yeşilköy Tayyare İstasyonu'ndan Paris'e bir uçak yolculuğunun o zamanlar 19 buçuk saat sürdüğünü de ben bu kitapla öğrendim mesela :)